2 Ekim 2011 Pazar

02.10.2011

Bir zamanlar aramızda günlük tutmak pek modaydı azizim. "Sevgili günlük", "sevgili arkadaşım" ya da "sevgili ... her neyse" yazılır, yanına noktalı virgül konulur ve başlanırdı. Ben marjinal olayım diye 18'imden sonra "Hatunum" dedim de yazdım. Ama şu an çok ciddi sancılar, sanrılar, sarsıntılar, sarsılmalar, "sa"-lı daha ne kadar entel hastalığı betimleyen kelime varsa onların içindeyim. Çünkü, (Cümleye sanatsal açıdan böyle başlanmaz kaidesini de yeri gelmişken verelim ama yazmaya devam da edelim.) parmaklarımın arasındaki bir kalem, elimin altındaki de defter değil. Bir burjuva olarak bu olay benim açımdan hiç hoş değil. Sana acilen bir hitap şekli bulmak elden değil. Ama bulacağım. Hatta bir sonraki paragrafa o hitapla başlayacağım. 


Sevgili bloooğum;


Bana bu nano teknolojik çağından, Macbook'um kadar beyaz bir sayfa ayırdığın için teşekkür ederim. Günün, gününden, güzel, geçsin. Sen, seveni, sen de sev. Mani benim ezberim, kan ağlıyor gözlerim, ben Macbook'umu (ah pardon bloooğumu) ölene dek gözlerim. Yemek sepetinde yumurta, Twit'te beni follow'lamayı unutma, Unutursan küserim, Facebook'unu hacklerim. Bir saniye ya, burada hatıra defteri değil, bir günlük tutuyorduk değil mi?


Sevgili bloooğum;


İnanmıycaksın ama bugün beyaz çiçekli gri pijamamın üstüne, lacivert kapımı geçirip, başıma yanar dönerli gümüşlü şalımı takıp, ayağıma da çiçekli timberland'lerimi giyip, sabahın körü caddeye çıktım. Eşarbımı ütülemedim. Gözüme kalem çekmedim. Parfüm şişesini üstüme boşaltmadım. Renk uyumuna dikkat etmedim. Hatta çıkarken koluma vakko çantamı (aslında prada da olabilirdi) takmadım. Çünkü açtım. 


Salına salına gittiğim caddeden, aslı'dan böreklerimi alır almaz jeton düşünce, koşa koşa kendimi yurda attım. Aynaya bakınca çığlık atmamak için kendimi zor tuttum. Allah'ım o ne uyumsuzluktu öyle. İnşallah bir tanıdık görmemiştir. Kurban olduğum Rabbim kimseyi açlıkla imtihan etmesin. Allah olmayana da versin. Somali'ye de versin. Aslı orda da  şube açsın. Bu günlük kaydım da işte tam burda şu sırada bitsin. 


Yarın görüşürüz.
Aeol.
Bye.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder